Siber Güvenlik Efsaneleri: İnanmaktan Vazgeçmeniz Gereken 8 Efsane!

Siber güvenlik efsaneleri!

Siber güvenlik alanında birçok efsane var ve birçok insan ne yazık ki hala bu efsanelere inanıyor. Bugün bu içeriğimizde bu efsaneleri ele alacağız.

Siber suçlar, şu an yaşadığımız çağda en hızlı büyüyen suç girişimlerinden birisi. Siber suçluların kazandığı para geçen yıl tahminen 1 milyar doların üstünde. Nasıl kazandıklarını hiç düşündünüz mü? Tabi ki kişisel verileriniz veya şirketlerin bilgilerini satarak. Dünyada en pahalı ürünlerden birisi kişisel veriler.

Siber korsanlar sadece büyük şirketlere siber saldırılar düzenlemez. Hatta bireysel, ”hiçbir bilgimi çalamazlar, çalsalar ne olacak.” tarzında düşünen insanlara yapılan siber saldırılar her geçen gün artmaya devam ediyor.

Bu nedenle, güçlü siber güvenlik konularına (temel bilgiler de olsa) sahip olmanız oldukça önemli. Şimdi insanların hızlıca inanmaktan vazgeçmesi gereken o meşhur konuları ele alacağız.

Siber Güvenlik Efsaneleri | Aşağıdaki Listeye İnanmaktan Vazgeçin.

1. ”Korumaya değer bir şeyim yok”

Verilerinizin hiçbir değeri olmadığını düşünebilirsiniz. Saklayacak hiçbir şeyiniz olmadığı için kimliğinizi veya bilgilerinizi korumanın bir anlamı olmadığını da düşünebilirsiniz. Fakat bu yanlış bir fikir, siber suçluların dijital dünyanıza girmelerine ve sırlarınızı çalmalarına yardımcı olmak için durumu kabullenmeniz çok ilginç.

Şöyle düşünün: Kaydolduğunuz tüm bu ücretsiz sosyal medya uygulamaları – Facebook, Twitter, Instagram – gerçekten ücretsiz değil. Hüküm ve Koşulları imzaladığınızda, gizlilik hakkınızı iptal etmiş oluyorsunuz, bu da uygulamaların sizin ayrıntılı, demografik bir profil oluşturmasına olanak tanıyor.

Şirketler dönüp bu bilgileri pazarlamacılara satıyor; Bu da bilgilerinizin bu şirketlere milyonlarca dolar kazandırdığı anlamına geliyor. Öyleyse bilgisayar korsanları neden bundan para kazanmak istemesinler?

Yine de bu buzdağının sadece görünen kısmı. Bir iPhone’unuz, bir web kameranız veya hatta Microsoft Word’ünüz varsa, bilgisayar korsanlarının bilgisayarınıza girip önemsiz olduğunu düşündüğünüz tüm bu bilgileri çalabilir, bunların hepsi onlara DarkWeb üzerinde ciddi paralar kazandıracak şeyler.

İlginizi Çekebilir:

2. ”Güvenlik yazılımı kullanıyorum, bu yeterince iyi.”

Birçok kişi antivirüs şirketlerinin yenilmez olduğunu düşünüyor. Bilgisayar korsanlarının onlara herhangi bir şey yapamayacağını düşünüyor. Hayır, yapabilirler. Antivirüs sağlayıcıları da bizler kadar riskteler. Fakat onların her zaman uzman kadroları var. Bizler ise maalesef yalnızız.

Daha geçen yıl, bir Rus hacker grubu üç büyük antivirüs sağlayıcısının sunucularına erişti. Çaldıkları tüm bilgiler ise Dark Web’de satışa sunuldu. Yakın geçmişte buna benzer birçok olay yaşandı.

Korumanızı sadece tek bir şirketin uygulamasına bağlamayın. Bu iyi bir çözüm olabilir.

3. ”Verilerim zaten ihlal edildi. Şimdi koruyacak hiçbir şeyim yok.”

Geçmişte verilerinizin ihlal edilmesi sizi umutsuzluğa sürükleyebilir. Bu doğru bir seçenek değil. Her veri ihlalinin kesinlikle farklı etkileri olabilir. Bu etkileri gözardı etmemeniz gerek. Örneğin bir banka veriniz ihlal edildiyse direkt olarak bankanız ile iletişime geçin ve durumu raporlayın. Eğer bir sosyal medya platformunuz ya da mailiniz ihlale karıştıysa mutlaka parolanızı yenileyin ve o platform/mail hizmetinden iletişim kurduğunuz kişilere durumu bildirin.

4. ”Kimlik avı dolandırıcılıklarını tespit etmek oldukça kolay.”

Bu her zaman böyle değil. Bilgisayar korsanları şirketlere, CEO’nun kişisel hesaplarına ve hatta devlet kurumlarına sızdıkça, kimlik avı dolandırıcılıkları giderek daha karmaşık hale geliyor. Bu da ne yazık ki her geçen gün artan bir olay süreci. Şirketler artık kendi içlerinde siber güvenlik birimleri kurmak zorunda. Fakat bunu hangi şirket hangi tarihte yapar belli değil. En erken yapanlar her zaman kazançlı çıkacaklardır.

5. ”Sosyal medyadaki arkadaşlarım bana zarar vermezler.”

Sosyal medyanın en güzel yanı, sizi tüm arkadaşlarınız ve akrabalarınıza bağlaması sanırım değil mi? Yanılıyorum, biliyorum. Birçok kişi akrabalarından kaçmak için sosyal medya kullanıyor.

Bu yüzden de tanımadığı birçok kişiyle yakın arkadaşlıklar kurabiliyor. Bu oldukça tehlikeli bir hareket. Fakat konuyu dağıtmadan ilerleyelim.

Tanıdığınız bir isimden size komik bir video, fotoğraf ya da bir bağlantı gelebilir. Tanıdık birisi olduğu için de bu gelen linki hemen açabilirsiniz. Durun bir dakika! Bu sizce güvenli mi? Asla değil! Kimlik avı dolandırıcılıklarına dikkat etmeniz gerekiyor. Tanıdığınız kişilerden gelen bağlantılar dikkat!

6. ”Hackerlar, kapüşonlu karanlık odalarda pusuda bekleyen gizemli, korkutucu figürlerdir.”

Bir bilgisayar korsanı düşündüğünüzde, muhtemelen bilgisayarın üzerine eğilmiş kukuletalı figürlerin popüler görüntülerini hayal edersiniz. Aslında, birçok bilgisayar korsanı normal insanlardır ve fark edilmesi zor olabilir.

Bilgisayar korsanlarının yalnız kurt olmadığını anlamak önemli. Verilere sızmak ve milyonlar elde etmek için birlikte çalışan birçok hacker grubunun olduğunu sanırım hepimiz biliyoruz.

Bu tehdidin ne kadar korkunç olduğunu anladığınızda, siber güvenliğe yönelik adımlar atmanın neden bu kadar önemli olduğunu anlamak oldukça basit bir hal alabilir.

İlginizi Çekebilir:

7. ”Yalnızca bilinen sitelere giriyorum, bu yüzden güvenlik yazılımına ihtiyacım yok.”

Nereye giderseniz gidin güvenlik yazılımına ihtiyacınız var. Sosyal medya uygulamalarının para kazanmak için verilerinizi nasıl sattığı hakkında daha önce söylediğimi hatırlıyor musunuz? Tarayıcınızda ne kadar çok çerez varsa, her adımınız o kadar çok takip edilir.

8. ”Karmaşık parolalar kullanıyorum, bu yüzden siber korsanların hedefi olmam.”

Günümüzün güvenlik ortamında, uzun ve karmaşık bir parola bile sizi güvende tutmak için yeterli değil.

Günümüzde, insanların milyarlarca parola kombinasyonunu çalıştırmak için kullandıkları hızlı programlar var ve bu potansiyel parolaları çalıştırmak sadece bir saniye sürüyor. Sadece bu da değil, bilgisayar korsanlarının parola oluştururken kullandığımız parolaları tanımlamak için gelişmiş yöntemleri olduğunu hatırlatmak isterim.

Bu nedenle, iki faktörlü kimlik doğrulamanın yanı sıra parola yöneticileri de kullanmalısınız. İki faktörlü kimlik doğrulama ve parola yöneticileriyle ilgili detaylara da web sitemizin inceleme kategorisinden erişmeniz mümkün.

Siber güvenlik efsaneleri başlıklı içeriğimiz bittiğine göre hemen buraya tıklayarak farklı bir içeriğimizi hızlıca okuyabilirsiniz.